Yaşın ilerlemesi ile birlikte yer çekiminin de etkisiyle doğal olarak ciltte sarkmalar meydana gelmektedir. Alt ve üst göz kapaklarında oluşan sarkmalar, şişlikler, renk değişiklikleri gibi sorunlar oluşur. Güneş ışınlarına maruz kalma, hava kirliliği, düzensiz uyku, aşırı sigara ve alkol kullanımı gibi etkenler cildin yaşlanma sürecini hızlandırmaktadır.

Göz Kapağı Estetiği göz çevresi bölgelerde bulunan torbalanma ve yağ fıtıklaşması ile kasların işlevini yitirmesi sonucunda ortaya çıkan estetik bozuklukların giderilmesi amacıyla uygulanan estetik bir operasyondur. Yaşlanma etkilerinin yanı sıra, genetik yapının ve yaşam şeklinin de göz çevresi bozulmalarda büyük etkisi bulunmaktadır. Alt ve üst göz kapaklarında görülen yaşlanma belirtilerinden bazıları; Göz altlarında torbalanma ve renk değişimi Üst göz kapağı düşüklüğü Göz kapağı cildinde kırışıklık ve sarkmalar Göz kenarlarında kaz ayağı çizgileri Yorgun ve yaşlı bir yüz ifadesi şeklinde sıralanabilir. Göz kapaklarında ortaya çıkan deri bollaşması üst göz kapağı deformasyonuna neden olmaktadır.

Üst göz kapağı estetiği nasıl yapılır?

Üst göz kapağı estetiği veya göz kapağı deformasyonu ameliyatı bölgedeki fazla deri yağ ve kas dokusunun kesilerek çıkarılması işlemidir. Ameliyat izinin görünmemesi için göz kapağı katlanma çizgisinden kesi yapılır.

Alt göz kapağı estetiği nasıl yapılır? 

Ameliyat kesisi kirpiklerin hemen altından yapılır. Cilt kaldırılır ve burada bulunan yağ paketçikleri göz altı çukuruna yayılır, fazla deri ve kas kesilerek çıkarılıp işlem tamamlanır. Ameliyat sonrası göz altı çöküklüğü devam ediyorsa iyileşmeden sonra göz altı yağ veya dolgu enjeksiyonu gerekebilir. İşlem sedoanaljezi dediğimiz kısa etkili anestezik maddelerin kullanıldığı ve bu sayede günübirlik kişinin taburcusunun yapıldığı bir yöntemle gerçekleştirilir.İşlem sonrası gözleri kapatmayacak şekilde ince steril bantlarla pansumanı yapılmaktadır. Ortalama 7- 10 gün sonra dikişleri alınabilir.

Göz Kapağı Estetiği öncesi nelere dikkat edilmelidir?

  Ameliyat sırasında kanama eğilimini arttırma riski nedeniyle aspirin ve kan sulandıran gibi ilaçların işlemden en az 10 gün önce kullanımı bırakılmalıdır. Yine kanı sulandıran bitki çaylarının ve alkolün kullanılmaması önerilmektedir.