✅ Tüp Mide Ameliyatı Fiyatı 2024, Mide Küçültme Ameliyatı Olanlar, Mide Küçültme Ameliyatı Kaç Saat Sürer, Muğla, İzmir Tüp Mide Ameliyatı Fiyatı, Aydın Tüp Mide Ameliyatı, Denizli Tüp Mide Ameliyatı
Beyin Damar Hastalıkları
Serebrovasküler hastalıklar beyni besleyen damarların tıkanmasını veya kanaması ile ortaya çıkan, hasar gören beyin bölgesi ile ilgili belirtiler veren bir hastalık grubudur. Beyin damarlarının daralma ve tıkanması ile oluşan duruma iskemik beyin damar hastalığı, damarın yırtılarak kanın beyin içinde yayılmasına beyin kanaması denilmektedir.
Beyin damar hastalıkları istatistiklere göre ölüm sebepleri arasında kanser ve kalp hastalıklarından sonra üçüncü sırada, morbidite bakımından birinci sıradadır. Erişkin dönemin nörolojik hastalıklar arasında serebrovasküler hastalıklar en sık ve en önemli hastalık grubunu oluşturur. Batı toplumlarındaki epidemiyolojik veriler, her yıl toplumların %0.2 ‘sinin inme geçirdiğini göstermektedir. Vakaların üçte biri bir yıl içerisinde ölmekte ve bu oran inmeyi üçüncü ana ölüm nedeni yapmaktadır. Vakaların üçte birinde inmeden dolayı değişik derecede sekeller kalmakta ve bu oran da inmeyi, en fazla sakatlığa ve bağımlılığa yol açan hastalık kategorisine sokmaktır.
Risk Faktörleri Nelerdir?
Değiştirilemez risk faktörleri Yaş: İleri yaşlarda serebrovasküler hastalıklar daha sık ortaya çıkar ve daha ciddi seyreder. Cinsiyet: Erkeklerde daha sık görülür. Genetik Faktörler: Bazı toplumlarda serebrovasküler hastalık daha sıktır. Değiştirilebilir Risk Faktörleri Hipertansiyon: Kontol altına alınmamış hipertansiyon serebral damarlarda harabiyet, plak oluşumu ve daralmalara neden olabilir. Yüksek kan basıncı damarların yırtılmasına neden olarak beyin içine kanamalara da neden olabilir.
Düzenli antihipertansif tedavi ve diyet ile serebrovasküler olay sıklığını önemli ölçüde azaltmak mümkündür. Hiperlipidemi: Kan yağlarının yüksekliği (kolestrol ve trigliseridler ) serebrovasküler hastalık için iyi bilinen bir risk faktörüdür. Diyet, egzersiz ve bazı durumlarda ilaçlarla bu durumun giderilmesi gerekir. Diabetesmellitus: Kan şekerinin kontrolsüz olarak yüksek seyretmesi damar yapılarında ve kan pıhtılaşma fonksiyonlarında bozulmalara neden olarak serebrovasküler olaya neden olabilmektedir.
İyi bir diyabet kontrolü çok önemlidir. Sedanter yaşam: Hareket ve egzersiz yokluğunun serebrovasküler hastalıklara neden olduğu bilinmektedir. Sigara: Serebrovasküler risk faktörleri arasında en yaygın olarak görülmektedir. Alkol: sık ve aşırı miktarlarda alınan alkol kalp ritim bozukluklarına ve damar duvarı hasarına neden olabilmektedir. Kalp hastalıkları: kalp kapak hastalıkları, ritm bozuklukları, yetmezlikler pıhtı oluşumu ve emboli ile serebrovasküler hastalığa neden olabilmektedir.
Belirtileri Nelerdir?
Birkaç saat süren gelip geçici baş ağrısı Görme kayıpları Konuşma bozuklukları Hafıza problemleri Vücudun bir yarısında olan uyuşma Kuvvet kaybı Karıncalanma Serebral tromboz : serebrovasküler olayların yaklaşık yarısından sorumludur. Aterosklerosklerotik plakların damarda birikmesiyle damarın tıkanması oluşur. Bu tip hastalarda nörolojik defisit yavaş yavaş gelişir. Baş ağrısı şikayetiyle başlar. Etkilenmiş bölgede genellikle 72 saat içinde ödem gelişir. Serebral emboli: ekstrakraniyal damarlardan gelen pıhtı, hava, yağ, tümör parçası vb. maddelerin beyin damarlarını tıkaması sonucu oluşur.
Emboli birkaç saniye ya da bir dakika gibi çok kısa sürede belirti vermeden gelişir. Sıklıkla kapak hastalıkları, artiyalfibrilasyon gibi hastalıklar sonucu oluşur. İntrakraniyalkanama : kan akımının aniden kesilmesine neden olur. Belirti ve bulguların ortaya çıkması çok kısa sürede olur. Kanamaya neden olan faktörler; lösemi, aplastik anemi, hemofili gibi kanama bozuklukları, antikoagülan tedavi, akut enfeksyionları, diyabet ve anevrizmalar gibi damar yapısıyla ilgili bozukluklar, kafa travmaları, ht, tümördür. Tanı Yöntemleri Nelerdir? Hastalık belirtileri ile başvuran bir hastada serebrovasküler hastalık tanısını koymakta hasta ve hasta yakınlarının vereceği bilgi çok değerlidir.
Bu nedenle hastanın yanında olayın gelişimini en iyi bilen kişilerin olması tanının daha çabuk konmasına yardım eder. Hastanın muayenesini takiben yapılacak görüntüleme tetkikleri gereklilik sırasına göre düzenlenir. Hastanın muayenesine takiben yapılacak görüntüleme tetkikleri gereklilik sırasına göre düzenlenir. Kranial tomografi en sık kullanılan ve tanıya oldukça yardımcı bir inceleme metodudur. Bazı hastalarda duruma göre kranial MRI ve anjiografi de gerekebilir. Hastalığın nedenini bulmaya yönelik kan tahlilleri ve kardiyak tetkikleri de başvuru sırasında tamamlanır.
Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Hastalığın etkin tedavisi kalp krizi tedavisinde olduğu gibi en hızlı şekilde başlamalıdır. İlk üç veya altı saatte getirilen hastalarda uygulanabilen damar tıkanıklığını açmaya yönelik pıhtı eritici yöntemler tedavide oldukça yüz güldürücü sonuçlar verebilmektedir. Daha geç ulaşan hastalarda ise yine damarda tıkanıklığı önlemeye yönelik tedaviler (heparin ve türevleri, coumadin, antiagregan tedaviler), beyinde ödem varsa bu durumu gidermeye yönelik tedaviler uygulanmaktadır. Kanama durumlarında yaklaşık farklılık göstermekte nadiren cerrahi tedaviler de uygulanmaktadır. Ayrıca bu duruma neden olan kardiak, hematolojik diğer sistemik problemlerin de giderilmesi gerekir. Daha sonraki aşamada ise hastaların kaybettikleri fonksiyonlarını tekrar kazanmalarına yönelik rehabilitasyon girişimleri uygulanmaktadır.